Fıkıh Kavramı
A. Fıkhın Tarifi:
Lugatta, bilmek, anlamak, künhüne vâkıf olmak manalarına gelen fıkıh, İslâm Hukuku ilminin eski ismidir. İslâm Hukuku, Peygamberimizin tebliğ ettiği İslâm dininden doğmuş bir hukuk sistemidir.,
Fıkıh´m istilanda biri Şâfiîlere, diğeri Hanefîlere ait olmak üzere iki tarifinin bulunduğunu önceden ifâde etmiştik. Mecelle´de fıkıh, "mesâiî-i şer´iyye-i ameliyyeyi bilmektir" şeklinde tarif edilmiştir.[1]
Biz fıkhı şu şekilde tarif edebiliriz:
1. Şer´î, fer´î, amelî hükümleri, tafsili delillerinden çıkararak bilmek veya,
2. Tafsili delillerinden çıkarılmış şer´î hükümlerdir.
Delillerden hüküm çıkarma meleke ve yeteneğine sahip kişiye fakîh (hukukçu) dendiği gibi, hükümleri fıkıh kitaplarından öğrenen kişiye de mecazen fakîh denir.
B. Fıkhın Konusu Ve Şumülü:
Fıkıh, fert ile fert, fert ile cemiyet veya devlet arasındaki münâsebetleri tanzim eder. Ayrıca fıkıh, ferd ile Allah arasındaki münâsebetleri de tanzim eder. İşte İslâm Hukuku, dinî, siyasî ve medenî hayatın bütün safhalarına en geniş ölçüde şâmil olup, hem ibâdetler (ibâdât)´de, hem de aile, miras, emval ve ukûd gibi içtimaî hayat münâsebetleri icabı bütün muameleler (muamelât)´de yapılacak veya sakınılacak cihetlere dair hükümleri içine alır; bundan başka, ceza hükümleri ile muhakeme usullerine ve nihayet devletin idaresi ve teşkilâtı ile, harb hukukunu alâkadar eden hükümler de fıkıh mefhûmunun şumûlü içindedir.[2]
Şu halde fıkıh ilminin konusu, insanın hukuk düzeniyle ilgili fiilleridir. Fa-kih, mükellefin, bey´, şirket, vekâlet, kefalet, namaz, oruç, hac, vakıf, hırsızlık ve benzeri fiillerinin herbirinin şer´î hükmünü ve bu hükmün delilini araştırır.
C. Fıkhı Hükümlerin Taksim Ve Tasnifi
Fıkhî hükümler, ibâdât, muamelât ve ukûbât olmak üzere üç ana gruba ayrılır. Mecelle´de ayrıca münakehât ile ilgili hükümlerin bir ana grup teşkil edeceği ifade edilmiştir. Şimdi bu üç ana gruba giren hükümler hakkında kısa bir bilgi verelim:
1. İbâdât:
İnsanın ahirete ait işleri, ibâdetlerdir. Namaz, oruç gibi.
2. Muamelât:
İnsanın dünya ile ilgili işleri, muâmelâtdır. Muamelât hukuku, insan ile insan ve insan ile devlet arasındaki münasebetleri tanzim eder.
3. Ukübât:
İnsanların medeni bir düzen içinde yaşamalarını, emniyet ve asayişini temin için kurulu düzeni, kanunları ihlâl edenlerin cezalandırılmaları icab eder. İşte yasak olan ve suç sayılan işleri yapanlara uygulanacak cezaları düzenleyen fıkhın bu bölümüne ukûbât denir.
Bu üç ana gruba hangi konuların girdiğini bir şema halinde gösterelim:
--------------------------------------------------------------------------------
[1] Mecelle, md. 1.
[2] Fıkıh", İ.A. IV, 601.(İ. Goldziher).
Lugatta, bilmek, anlamak, künhüne vâkıf olmak manalarına gelen fıkıh, İslâm Hukuku ilminin eski ismidir. İslâm Hukuku, Peygamberimizin tebliğ ettiği İslâm dininden doğmuş bir hukuk sistemidir.,
Fıkıh´m istilanda biri Şâfiîlere, diğeri Hanefîlere ait olmak üzere iki tarifinin bulunduğunu önceden ifâde etmiştik. Mecelle´de fıkıh, "mesâiî-i şer´iyye-i ameliyyeyi bilmektir" şeklinde tarif edilmiştir.[1]
Biz fıkhı şu şekilde tarif edebiliriz:
1. Şer´î, fer´î, amelî hükümleri, tafsili delillerinden çıkararak bilmek veya,
2. Tafsili delillerinden çıkarılmış şer´î hükümlerdir.
Delillerden hüküm çıkarma meleke ve yeteneğine sahip kişiye fakîh (hukukçu) dendiği gibi, hükümleri fıkıh kitaplarından öğrenen kişiye de mecazen fakîh denir.
B. Fıkhın Konusu Ve Şumülü:
Fıkıh, fert ile fert, fert ile cemiyet veya devlet arasındaki münâsebetleri tanzim eder. Ayrıca fıkıh, ferd ile Allah arasındaki münâsebetleri de tanzim eder. İşte İslâm Hukuku, dinî, siyasî ve medenî hayatın bütün safhalarına en geniş ölçüde şâmil olup, hem ibâdetler (ibâdât)´de, hem de aile, miras, emval ve ukûd gibi içtimaî hayat münâsebetleri icabı bütün muameleler (muamelât)´de yapılacak veya sakınılacak cihetlere dair hükümleri içine alır; bundan başka, ceza hükümleri ile muhakeme usullerine ve nihayet devletin idaresi ve teşkilâtı ile, harb hukukunu alâkadar eden hükümler de fıkıh mefhûmunun şumûlü içindedir.[2]
Şu halde fıkıh ilminin konusu, insanın hukuk düzeniyle ilgili fiilleridir. Fa-kih, mükellefin, bey´, şirket, vekâlet, kefalet, namaz, oruç, hac, vakıf, hırsızlık ve benzeri fiillerinin herbirinin şer´î hükmünü ve bu hükmün delilini araştırır.
C. Fıkhı Hükümlerin Taksim Ve Tasnifi
Fıkhî hükümler, ibâdât, muamelât ve ukûbât olmak üzere üç ana gruba ayrılır. Mecelle´de ayrıca münakehât ile ilgili hükümlerin bir ana grup teşkil edeceği ifade edilmiştir. Şimdi bu üç ana gruba giren hükümler hakkında kısa bir bilgi verelim:
1. İbâdât:
İnsanın ahirete ait işleri, ibâdetlerdir. Namaz, oruç gibi.
2. Muamelât:
İnsanın dünya ile ilgili işleri, muâmelâtdır. Muamelât hukuku, insan ile insan ve insan ile devlet arasındaki münasebetleri tanzim eder.
3. Ukübât:
İnsanların medeni bir düzen içinde yaşamalarını, emniyet ve asayişini temin için kurulu düzeni, kanunları ihlâl edenlerin cezalandırılmaları icab eder. İşte yasak olan ve suç sayılan işleri yapanlara uygulanacak cezaları düzenleyen fıkhın bu bölümüne ukûbât denir.
Bu üç ana gruba hangi konuların girdiğini bir şema halinde gösterelim:
--------------------------------------------------------------------------------
[1] Mecelle, md. 1.
[2] Fıkıh", İ.A. IV, 601.(İ. Goldziher).
Fıkıh Usulü - Fahrettin Atar
- Önsöz
- Fıkıh Usulü
- Asli Deliller
- Fer´i Deliller
- Hakim
- Hüküm
- Mükellef Olmanın Şartları
- Mükellefin Fiilleri
- Nasslardan Hüküm Çıkarma ve Kaideleri
- Şümul Yönünden Lafızlar
- Manası Açık ve Kapalı Lafızlar
- Kullandığı Yer ve Hale Göre Manaları Değişen Lafızlar
- Delalet Yönünden Lafızlar
- Tearuzu´l Edille ve Çözüm Yolları
- Hikmetu´t Teşri
- İslam´ın Gaye ve Maksadları
- Fıkıh Kavramı
- Fıkıh
- Mezheb ve Fıkhi Mezheb Kavramları
- Dört Mezheb
- Bibliyografya