Sarf ve sarraflık

2763 - Netice Fetvalarından: "Zeyd'in, Amr'dan ödünç aldığı altınların fiyatı düşmüş olsa, aynen teslimi lâzım gelir, kıymetini veririm diyemez" (H.Ec. 2/22)
Açıklama: Altın olarak alınan borçlar, altının fiyatı düşse veya çıksa da altın olarak ödenmesi gerekir. Bu esastan ayrılmak, iki taraftan birini zarara sokabilir. Müslüman ne zarara uğramalı ne de başkasına zarar vermelidir.
2764 - Ali Efendi Fetvalarından: "Zeyd, Amr'dan şu kadar lira borç alıp işlerine sarf ederek tükettikten sonra, kıymetine denk altın verse Amr da kabul etmiş olsa, dönüş yapılmaz" (H.Ec 2/22)
2765 - Behce Fetvalarından: "Zeyd, Amr'a hitaben, al, masrafına sarfet, diyerek bir miktar para verip "ödünç" veya "bağış" olduğunu söylemese ödünç olur" (H.Ec. 2/22)
2766 - Bence Fetvalarından: "Tam ayar veya karışan (maden)den fazla, yahut ona eşit sikkelenmiş (altın)ların tartı ile borç alınması lâzım gelir" (H.Ec. 2/22)
2767 - Abdürrahim Fetvalarından: "Zeyd'in, Amr'a satıp teslim ettiği ve satış bedelini aldığı şeyi (sonra) Amr, daha fazla bir bedelle Zeyd'e satıp teslim etse, o fazlalık faiz olmaz" (H.Ec. 2/22)
Açıklama: Fetvada açıklanan husus, bir satış muamelesi olup iki defa el değiştirmiş olmaktadır. İkinci satışın, malı satan şahsa yapılması ile başka bir kimseye yapılmış olması arasında hukuki yönden bir fark yoktur. Bir malın para ile mübadelesi faiz olmaz.
2768 - Netice Fetvalarından: "Borcum var sanarak verip de borcunun olmadığı ortaya çıksa (verdiğini) geri alır" (H.Ec. 2/23)
Açıklama: Bir kimsenin kendisini borçlu zannetmesi ile borçluluk tahakkuk etmez. Zan kesin bir ilim ifade etmediği için, böyle bir kanaatin uyanması ile verilen para, durum tebellür ettikten sonra geri istenip alınır.
2769 - Netice Fetvalarından: "Borç vermekten dolayı alacağı olan bir kimse, iyi altın karşılığında bilmeden kalp altın almış olsa geri verir" (H.Ec. 2/23)
Açıklama: Bir altının kalp olması, ya içine başka bir maddenin karışmasından veya taklit olarak basılmış olması sebebiyle antik değerinin bulunmamasından olur. Altını alan kimse, aldığının kalp olduğunu anlarsa, sahibine iade hakkına sahiptir.
2770 - Ali Efendi Fetvalarından: "Un ve saman, tartılarak ödünç alınsa, mislini ödemek lâzım olur" (H.Ec. 2/3)
2771 - Ali Efendi Fetvalarından: "Borç vermede müddete bağlamak batıl olup (dilediği) halde ödenmesi lâzım gelir" (H.Ec. 2/23)
2772 - Netice Fetvalarından: "Alacaklı, kendisine borçlu olan kimseye, borcun karşılığında bana şu kadar müddet hizmet et diyerek cebr edemez" (H.Ec. 2/23)
Açıklama: Bir kimsenin kendisine borcu bulunan şahıstan alacağını talep etmesi hakkı olmakla beraber, onu kendi işinde çalıştırması, borçlunun istek ve rızasına dayalı olarak caizse de, bu hususta cebr edilemez. Cebr, alacağın tahsilinde hukuki yolları takip etmek suretiyle düşünülebilir.
2773 - Netice Fetvalarından: "Satılan malda alacağını mühlete bağlamak sahih olup, müddet dolmadan önce hepsini istemeye güçlü olmaz" (H.Ec. 2/23)