Mescidde Oturan İki Gurup

Resul-i Ekrem (s.a.v) mescide (Medine Mescidi) girdi. Gözü her biri halka şeklinde oturmuş iki gruba ilişti. Birinci grup ibadet ve zikirle, diğeri ise öğrenmek ve öğretmekle meşguldü.

Her iki gurubu gözden geçirdi; onları görmekten sevindi, hoşnut oldu. Kendisiyle beraber olanlara dönerek şöyle buyurdular :

- ...?Lakin ben öğretmek için gönderilmiş bulunuyorum.?

Hemen sonra kendisi, öğrenmek ve öğretmekle meşgul olan topluluğa doğru yaklaşarak onların oluşturduğu halka arasına oturdu.

Bu durum, islamın, Arabistan?ın diğer hassas bir noktasına nüfuz etmesine kadar devam etti. Adı Yesrib olan bu yer, sonraları Medine - tün Nebi yani Peygamber Şehri olarak bilindi. Peygamber-i Ekrem, o şehir halkının teklifiyle ve verdikleri sözle bu şehre hicret buyurdu. Diğer müslümanlar da bu şehre tedricen hicret ettiler. Müslümanların faaliyetlerinin serbestliği bu zamandan itibaren başladı.

Resul-i Ekrem?in hicretten sonraki ilk işi bir yeri seçerek dostların ve ashabının yardımıyla bu mescidi orada kurmak oldu.