Muvakkat nikâh

Muvakkat nikâh bâtıldır: Müddetin uzun ve kısa olmasında ve malûm veya meçhul bulunmasında, fark dahi yoktur (1).


(Nikâhı müt'a) dahi, bâtıl olan, muvakkat nikâh cümlesindendir: Muharremattan olmayan kadın ile, şahitler huzurunda «şu kadar müddet, şu mal mukabilinde, seninle istimta edeyim» diye, ya asaleten veya vekâleten, icap ve kabulde bulunmaktır.


Bâtıl nikâh, helâliyyet ifâde etmez ve ona talâk, ilâ, zıhâr (2) vâki olmaz, ve onunla, mütezevviç olanlar, yekdiğere vâris olamaz (3).


Nehariyyât tezevvücünde beis yoktur (Nehariyyat): Gündüzlük kadın mânâsına olan, nehariyyenin cemidir. Yalnız gündüzleri beraber bulunmak üzere, tezevvüç câizdir (4).


Hac ve Omre ihramı, nikâhı mânî olmadığından, muhrim olan kimse, ihram halinde — duhul etmemek üzere — tezevvüç edebilir, ve ihramda bulunan kadını dahi, alabilir. Muhrim bulunan velî dahi, velâyeti altında olan kızı, birine tezviç edebilir.


------------------


(1) Meğer ki, akit sırasında, tarafeyn kendilerinin yaşayamayacakları bir müddeti tesmiye etmiş olalar. O halde nikâh münakit ve şart bâtıl ve hükümsüzolur: bin sene yahut kıyamete kadar veya deccalın çıkmasına değin yahut İsâ aleyhisselâmın inmesine kadar, demek gibi.


(2) İlâ, Zıhâr, talâk kitabında müstakil fasıldır.


(3) Memûn halifenin kaziyul-kuzâtı olan Yahya bin eksemin, tercemesinde,vefeyatül-âyânda zikrolunmuştur ki, Memûn, Şam yolunda Müt'anın helaliyyet.ininidâ ettirmişken, kadı Yahyanın, âyet ve hadise dayanarak, sen zinanın helâlolduğunu nida ettiriyorsun, demesi üzerine Memûn istiğfar ederek, Müt'anın tahrimi nida olunmasını emreylemiştir. Kadı müşârünileyh demiştir ki, Cenab-ı Hak,kitabı kerimesinde (Kad eflehâl-müminûn) âyâtı şerifesinde, izdivaç için, meşruolan iki yolu (istinkâh ve teserrî tariklerini) beyan ile, onlardan mâdâya udul edenlerin, hududullâhı tecavüz etmiş, olacaklarını bildirmiştir. Zevcei müt'a, milki yemînolmadığı gibi, zevcine varis veya mevrus olan, ve veledi validine ilhak eyleyenzevce dahi, değildir. İmam Zührî Muhammed bin el-Hanefiyyenin oğulları Abdullahve Hasandan, ve onlar dahi pederlerinden, ve o dahi, pederi Hazreti Aliden olmaküzere, rivayet eylemiştir ki, Hazreti Ali radiyallahu teâlâ anhu: «Resûlullah sallallahu teâlâ aleyhi ve sellem, müt'ayı emretmiş olduklarından sonra, onun nehiy vetahrimini, nida etmekliğimi bana emreyledi» buyurmuştur. Müt'a zinadır. Hattâzina etmemeğe şart eden kimsenin zevcesi, müt'a ile vat'ında mütallâka olmuşolur.


(4) İş sahipleri için, kadınlar hep leyli olmakla gecelikleri zikre hacet yoktur.