Şeyh 'den Hırsızlık Emri
Şahı Nakşibend Hazretleri (Kuddise Sırruh) Buhara'da bir dostunun evinde müridleriyle beraber sohbet ederlerken müridlerinden Molla Necmeddin'e dönerek:
- Molla Necmeddin, sana ne söylesem yapar mısın?
- Yaparım Efendim.
- Bir günah işlemeni söylesem, mesela hırsızlık yapmanı söylesem?
- Onu yapmam efendim.
- Niçin hırsızlık yapmazsın'!
- Çünkü efendim hırsızlıkta bir Allah hakkı, bir de kul hakkı olmak üzere iki hak var. Allah kendi hakkını belki af eder ama kul hakkını nasıl vereceğim, onun için hırsızlık yapamam.
- Neden sözümü dinlemiyorsun, öyleyse meclisimizi terket.
Bu sözün tesiriyle Molla Necmeddin düşüp bayılır. Orada bulunan müridler, affı için yavarırlar. O da müridlerin şefaatlarını kabul edip Molla Necmeddin'i affeder. Sonra o evden çıkarlar. Giderlerken bir evin önüne gelirler. Şahı Nakşibend Hazretleri emreder:
- Duvarı delin. Evin içine girin. Bir çuvalın içinde kumaş var, o kumaşları alıp getirin.
Müridler denileni yaparlar. Bu sırada evin öbür tarafından köpek havlaması duyulur. Bakmaları emredilir. Müridler bakıp gelirler ve şu haberi getirirler:
"Evin öbür tarafından bir hırsız girmiş ve evde ne varsa alıp gitmiş."
Her neyse, Şeyh Hazretleri kurtarabildikleri kumaşları alıp döner ve ikinci gün müridleriyle şu haberin ev sahibine gönderilmesini emrederler:
"Şahı Nakşibend Hazretleri evinizin yanından geçerken duruma vakıf oldu ve ancak bu kadar malınızı hırsızdan kurtarabildi."
Ve Molla Necmeddin'e dönerek buyururlar ki:
- Eğer sen "Hırsızlık yap desem yapar mısın?" sözümüz üzerine itiraz etmeyip, her ne söylersek yapacağını söyleseydin, hırsızdan kurtarılan o malların kurtulma sevabını sen alacaktın. Ayrıca sana çok sırlar açıklanacak ve nice keşiflere kavuşacaktın. Ne yapalım ki nasibin yokmuş.
Şahı Nakşibend Muhammed Bahaüddin Hazretleri'nin bu kerametiyle bütün müridlerin ona itimatları bir kat daha arttı ve ona bağlılıkları fazlalaştı.
Molla Necmeddin ise yaptığına çok pişman olmuş ama iş işten geçmişti.
Şunu hiç unutmamak lazımdır ki, Allah dostlarının her sözlerinde bir hikmet gizlidir. O hikmeti anlamasak da itiraz etmeden kabul etmeliyiz.
.
.
Ali Eren - Dini Hikayeler
Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.
Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !
- Molla Necmeddin, sana ne söylesem yapar mısın?
- Yaparım Efendim.
- Bir günah işlemeni söylesem, mesela hırsızlık yapmanı söylesem?
- Onu yapmam efendim.
- Niçin hırsızlık yapmazsın'!
- Çünkü efendim hırsızlıkta bir Allah hakkı, bir de kul hakkı olmak üzere iki hak var. Allah kendi hakkını belki af eder ama kul hakkını nasıl vereceğim, onun için hırsızlık yapamam.
- Neden sözümü dinlemiyorsun, öyleyse meclisimizi terket.
Bu sözün tesiriyle Molla Necmeddin düşüp bayılır. Orada bulunan müridler, affı için yavarırlar. O da müridlerin şefaatlarını kabul edip Molla Necmeddin'i affeder. Sonra o evden çıkarlar. Giderlerken bir evin önüne gelirler. Şahı Nakşibend Hazretleri emreder:
- Duvarı delin. Evin içine girin. Bir çuvalın içinde kumaş var, o kumaşları alıp getirin.
Müridler denileni yaparlar. Bu sırada evin öbür tarafından köpek havlaması duyulur. Bakmaları emredilir. Müridler bakıp gelirler ve şu haberi getirirler:
"Evin öbür tarafından bir hırsız girmiş ve evde ne varsa alıp gitmiş."
Her neyse, Şeyh Hazretleri kurtarabildikleri kumaşları alıp döner ve ikinci gün müridleriyle şu haberin ev sahibine gönderilmesini emrederler:
"Şahı Nakşibend Hazretleri evinizin yanından geçerken duruma vakıf oldu ve ancak bu kadar malınızı hırsızdan kurtarabildi."
Ve Molla Necmeddin'e dönerek buyururlar ki:
- Eğer sen "Hırsızlık yap desem yapar mısın?" sözümüz üzerine itiraz etmeyip, her ne söylersek yapacağını söyleseydin, hırsızdan kurtarılan o malların kurtulma sevabını sen alacaktın. Ayrıca sana çok sırlar açıklanacak ve nice keşiflere kavuşacaktın. Ne yapalım ki nasibin yokmuş.
Şahı Nakşibend Muhammed Bahaüddin Hazretleri'nin bu kerametiyle bütün müridlerin ona itimatları bir kat daha arttı ve ona bağlılıkları fazlalaştı.
Molla Necmeddin ise yaptığına çok pişman olmuş ama iş işten geçmişti.
Şunu hiç unutmamak lazımdır ki, Allah dostlarının her sözlerinde bir hikmet gizlidir. O hikmeti anlamasak da itiraz etmeden kabul etmeliyiz.
.
.
Ali Eren - Dini Hikayeler
Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.
Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !
Dini Hikayeler
- Eser ve Yazar Hakkında
- Hazreti Ömer'in Hikmetli Sözü
- Can Alan Melek Niçin Azrail Aleyhisselam'dır
- Bir Şükre Otuz Yıl Tevbe
- Zahidin Rızkı
- Musa Aleyhisselam ve Yağmur Duası
- Cüneyd-i Bağdadi ile Derviş
- Lüzumsuz İsteğin Zararları
- Yavuz Sultan Selim 'in, Muhiddin-i Arabi Hazretleri'nin Kabrini Bulması
- Hasan-ı Basri Hazretleri'nden
- Peygamberlerin Vücudunun Bir Parçasıyla Tevessülün Bereketi
- Bir Tokatta Atmış Yıllık Yol
- Şeyhin Güzel Sözleri
- Kuran Okuyan Âmâ
- Hazreti İsa Neden Kaçıyordu?
- Mektuptan Fırlayan Ok
- Öküzün Boynuzundan Kurtarılan Çocuk
- Hazreti Osman 'ın Cömertliği
- Hazreti Ali’nin Cihaddaki İhlası
- Çift Süren Arslan
- Sözünden Dönen Dervişin Hali
- Asıl Keramet Uçmak Değildir
- İhlasla Verilen Sadaka Hac Yerine Geçmiş
- Evliyayı İmtihan Doğru Değildir
- Ahmak Dost Edinmemeli
- İbrahim Edhem ve Balıklar
- Şeyh 'den Hırsızlık Emri
- Anne Baba İçin Yapılan İyilik
- İslam Büyüklerinin Örnek Ahlakı
- Senin Ayağın Bütün Velilerin Omuzları Üstündedir