Çift Süren Arslan
Zaman Ahmed Rufai (k.s.) Hazretlerinin zamanıydı. Hazretin huzuruna bir kimse gelerek halini arzetti:
- Ya Şeyh! Benim öküzümü bir arslan yedi.
Tarlam öylece kaldı. Tarlamı sürmem için bir çare bulur musunuz? dedi. Şeyh Hazretleri:
- O arslanı bana çağırın, buyurdu.
- Aman efendim, biz bir arslanı nasıl çağıralım, dedilerse de,
- Korkmayın, benim selamımı söyleyin yeter. Size hiç bir zarar vermez, demesi üzerine gittiler. Dağda:
- Eeeey öküzü yiyen arslan! Seni Seyyid Ahmed Rufaı çağırıyor, diye bağırmaları üzerine bir arslan hızla gelmeye başladı. Ahmed Rufai Hazretleri her ne kadar korkmamalarını söylemişse de, yine de korktular. Fakat arslan onlardan önce Ahmed Rufai'nin huzuruna varmıştı. Ahmed Rufai Hazretleri arslana:
- Bu ne küstahlık, benim komşumun öküzünü yemeye nasıl cür'et ediyorsun? Hiç mi Allah'tan korkmuyorsun? diye arslana çıkıştı. Arslan lisana gelerek:
- Efendim, müsade buyurun anlatayım. Yedi gündür açtım. Sizin yüce affınıza sığınarak bu küstahlığı yaptım. Ne emrederseniz buyurun. Yalnız ne olur Hazreti Muhammed hakkı için bana beddua etmeyin, dedi.
Ahmed Rufai Hazretleri de, çiftçinin çiftini o öküz yerine sürmesi şartıyla affedeceğini söyledi. Arslan, o çiftçinin istediği kadar onun çiftini sürdü ve ondan sonra dağa çıktı.
Bu hale şaşmamak ve böyle, şey olur mu demernek lazım. Ahmed Rufai Hazretleri'nin buna benzer daha başka halleri de vardır. Mesela bir defasında, Peygamber Aleyhisselam'ın kabri şeriflerinden bir el çıkmış, o eli Ahmed Rufaı Hazretleri öpmüş ve bunu birçok kimse görmüştür. Bu ve buna benzer haller veliler için kolaydır.
* * *
Ahmed Rufai Hazretleri'nin müridlerinden biri Allah'a şöyle yalvarmıştı:
- Ya Rabbi, cehennemden kurtulduğuma dair bana bir belge gönder.
Gökyüzünden derhal bir kağıt geldi. Mürid sevinerek aldı, baktı ki kağıtta hiç bir yazı yok. Üzüntülü bir şekilde kağıdı aldı ve Ahmed Rufai Kuddisi Sırruh Hazretleri'ne götürdü. Hazret, kağıdı eline alınca:
- Ya Rabbi sana hamdü senalar olsun. Bu zayıf kulunun müridlerinden birine böyle bir berat göndermek lütfunda bulundun, diye şükretti.
Kendisine:
- Efendim, kağıtta yazı yok, dediklerinde buyurdu ki:
- Allah'ın kudretiyle yazılan yazı siyah olmaz. Onun için siz buradaki yazıyı göremiyorsunuz. Bu yazı nur ile yazılmıştır.
.
.
Ali Eren - Dini Hikayeler
Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.
Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !
- Ya Şeyh! Benim öküzümü bir arslan yedi.
Tarlam öylece kaldı. Tarlamı sürmem için bir çare bulur musunuz? dedi. Şeyh Hazretleri:
- O arslanı bana çağırın, buyurdu.
- Aman efendim, biz bir arslanı nasıl çağıralım, dedilerse de,
- Korkmayın, benim selamımı söyleyin yeter. Size hiç bir zarar vermez, demesi üzerine gittiler. Dağda:
- Eeeey öküzü yiyen arslan! Seni Seyyid Ahmed Rufaı çağırıyor, diye bağırmaları üzerine bir arslan hızla gelmeye başladı. Ahmed Rufai Hazretleri her ne kadar korkmamalarını söylemişse de, yine de korktular. Fakat arslan onlardan önce Ahmed Rufai'nin huzuruna varmıştı. Ahmed Rufai Hazretleri arslana:
- Bu ne küstahlık, benim komşumun öküzünü yemeye nasıl cür'et ediyorsun? Hiç mi Allah'tan korkmuyorsun? diye arslana çıkıştı. Arslan lisana gelerek:
- Efendim, müsade buyurun anlatayım. Yedi gündür açtım. Sizin yüce affınıza sığınarak bu küstahlığı yaptım. Ne emrederseniz buyurun. Yalnız ne olur Hazreti Muhammed hakkı için bana beddua etmeyin, dedi.
Ahmed Rufai Hazretleri de, çiftçinin çiftini o öküz yerine sürmesi şartıyla affedeceğini söyledi. Arslan, o çiftçinin istediği kadar onun çiftini sürdü ve ondan sonra dağa çıktı.
Bu hale şaşmamak ve böyle, şey olur mu demernek lazım. Ahmed Rufai Hazretleri'nin buna benzer daha başka halleri de vardır. Mesela bir defasında, Peygamber Aleyhisselam'ın kabri şeriflerinden bir el çıkmış, o eli Ahmed Rufaı Hazretleri öpmüş ve bunu birçok kimse görmüştür. Bu ve buna benzer haller veliler için kolaydır.
* * *
Ahmed Rufai Hazretleri'nin müridlerinden biri Allah'a şöyle yalvarmıştı:
- Ya Rabbi, cehennemden kurtulduğuma dair bana bir belge gönder.
Gökyüzünden derhal bir kağıt geldi. Mürid sevinerek aldı, baktı ki kağıtta hiç bir yazı yok. Üzüntülü bir şekilde kağıdı aldı ve Ahmed Rufai Kuddisi Sırruh Hazretleri'ne götürdü. Hazret, kağıdı eline alınca:
- Ya Rabbi sana hamdü senalar olsun. Bu zayıf kulunun müridlerinden birine böyle bir berat göndermek lütfunda bulundun, diye şükretti.
Kendisine:
- Efendim, kağıtta yazı yok, dediklerinde buyurdu ki:
- Allah'ın kudretiyle yazılan yazı siyah olmaz. Onun için siz buradaki yazıyı göremiyorsunuz. Bu yazı nur ile yazılmıştır.
.
.
Ali Eren - Dini Hikayeler
Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.
Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !
Dini Hikayeler
- Eser ve Yazar Hakkında
- Hazreti Ömer'in Hikmetli Sözü
- Can Alan Melek Niçin Azrail Aleyhisselam'dır
- Bir Şükre Otuz Yıl Tevbe
- Zahidin Rızkı
- Musa Aleyhisselam ve Yağmur Duası
- Cüneyd-i Bağdadi ile Derviş
- Lüzumsuz İsteğin Zararları
- Yavuz Sultan Selim 'in, Muhiddin-i Arabi Hazretleri'nin Kabrini Bulması
- Hasan-ı Basri Hazretleri'nden
- Peygamberlerin Vücudunun Bir Parçasıyla Tevessülün Bereketi
- Bir Tokatta Atmış Yıllık Yol
- Şeyhin Güzel Sözleri
- Kuran Okuyan Âmâ
- Hazreti İsa Neden Kaçıyordu?
- Mektuptan Fırlayan Ok
- Öküzün Boynuzundan Kurtarılan Çocuk
- Hazreti Osman 'ın Cömertliği
- Hazreti Ali’nin Cihaddaki İhlası
- Çift Süren Arslan
- Sözünden Dönen Dervişin Hali
- Asıl Keramet Uçmak Değildir
- İhlasla Verilen Sadaka Hac Yerine Geçmiş
- Evliyayı İmtihan Doğru Değildir
- Ahmak Dost Edinmemeli
- İbrahim Edhem ve Balıklar
- Şeyh 'den Hırsızlık Emri
- Anne Baba İçin Yapılan İyilik
- İslam Büyüklerinin Örnek Ahlakı
- Senin Ayağın Bütün Velilerin Omuzları Üstündedir