Resûlullah´ın, Sünnetin Öğrenilmesine Teşvikleri
Yukarıda belirtilen ve tabiî olarak sünnetin öğrenilmesini sağlıyan içtimâî tanzimden başka Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) Ashâbını pek çok direktifleriyle uyarmış, sünnetini öğrenmeye ve öğretmeye, sıhhatli şekilde korumaya teşvik etmiştir. Bunlardan bâzılarını kaydedelim
"Cenâb-ı Hakk benim sözümü dinleyip başkasına tebliğ edenin yüzünü ak etsin. Belki kendisine nakledilen nakledenden daha âlimdir ve (bu sebeple) daha iyi anlar."
"Kendisine bir hususta soru sorana cevap vermeyen kimse kıyamet günü ateşten bir gem ile gemlenmiş olarak (Allah´ın huzuruna getirilir )."
"Benden hadîs rivâyet ediniz, bunda bir mahzur yoktur."
"Bir hadisi gizleyen Allah´ın indirdiğini gizlemiş olur."
Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bu son ifadesinde hadîsi "Allâh´ın indirdiği" Kur´ân-ı Kerîm sınıfına koymuş olmaktadır.
Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) kendisine gelen heyetleri Medine´de bir müddet ağırlayıp Kur´ân ve hadîs öğrettikten sonra, onlar giderken kendilerine şöyle tenbihlerde bulunduğu rivayetlerde belirtilmiştir:
"Söylediklerimizi hıfzedin ve geride bıraktıklarınıza da öğretin."
Keza şu hadîs de bu babta rivayet edilenlerin hem mühimlerinden hem de sarîh olanlarındandır:
"Hazır bulunanlar, buraya gelmiyenlere de duyursunlar... Olur ya hazır bulunan, tebliğ ettiğini kendisinden daha iyi anlayıp kavrayacak birisine nakleder."
İbnu Abbas (radıyallahu anh) tarafından rivâyet edilen şu hadîs de Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)´in Ashâb (radıyallahu anhüm)´ı hadîsleri dinlemeye ve sonra da rivâyet etmeye teşvik etmekte ve hatta daha sonraki nesilleri de bu rivâyet müessesesi hususunda uyarmaktadır
"Sizler, (benden) dinliyorsunuz. Sonra da sizden dinleyecekler; daha sonra da sizden dinlemiş olanlardan dinleyecekler." [9]
"Cenâb-ı Hakk benim sözümü dinleyip başkasına tebliğ edenin yüzünü ak etsin. Belki kendisine nakledilen nakledenden daha âlimdir ve (bu sebeple) daha iyi anlar."
"Kendisine bir hususta soru sorana cevap vermeyen kimse kıyamet günü ateşten bir gem ile gemlenmiş olarak (Allah´ın huzuruna getirilir )."
"Benden hadîs rivâyet ediniz, bunda bir mahzur yoktur."
"Bir hadisi gizleyen Allah´ın indirdiğini gizlemiş olur."
Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bu son ifadesinde hadîsi "Allâh´ın indirdiği" Kur´ân-ı Kerîm sınıfına koymuş olmaktadır.
Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) kendisine gelen heyetleri Medine´de bir müddet ağırlayıp Kur´ân ve hadîs öğrettikten sonra, onlar giderken kendilerine şöyle tenbihlerde bulunduğu rivayetlerde belirtilmiştir:
"Söylediklerimizi hıfzedin ve geride bıraktıklarınıza da öğretin."
Keza şu hadîs de bu babta rivayet edilenlerin hem mühimlerinden hem de sarîh olanlarındandır:
"Hazır bulunanlar, buraya gelmiyenlere de duyursunlar... Olur ya hazır bulunan, tebliğ ettiğini kendisinden daha iyi anlayıp kavrayacak birisine nakleder."
İbnu Abbas (radıyallahu anh) tarafından rivâyet edilen şu hadîs de Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)´in Ashâb (radıyallahu anhüm)´ı hadîsleri dinlemeye ve sonra da rivâyet etmeye teşvik etmekte ve hatta daha sonraki nesilleri de bu rivâyet müessesesi hususunda uyarmaktadır
"Sizler, (benden) dinliyorsunuz. Sonra da sizden dinleyecekler; daha sonra da sizden dinlemiş olanlardan dinleyecekler." [9]
HADİS TARİHİ
- Hadis Tarihi
- Kur´ânî Âmiller
- Nebevî Âmiller
- Resûlullah´ın, Sünnetin Öğrenilmesine Teşvikleri
- Sormaya Teşvîk
- Konuşma Tarzı
- Suffe Mektebi´nin Tesîsi
- İlme Teşvîk
- Sahabelerle İlgili Âmiller
- Ümmühâtu´l-Mü´minîn´in Rolü
- Yazılı Vesikalar
- Gazveler
- Veda Haccı
- İhtida Heyetleri
- Elçi Ve Memurlar
- Zabt Ve Tesbitte Mühim Bir Prensip: Asla Uygunluk.
- Hadislerin Yazıyla Tesbiti
- Câhiliye Devrinde Okuma Yazma Durumu
- Hadisin Yazılmasını Yasaklayan Rivâyetler
- Hadîslerin Yazılmasına İzin Veren Rivayetler
- Abdullah İbnu Amr İbni´l-As´ın Sahîfe-i Sâdıka´sı
- Ebu Hüreyre´nin Sahife-i Sahîha´sı
- Hz. Ali´nin Sahîfesi
- Câbir İbnu Abdillah Sahîfesi
- Enes İbnu Malik´in Sahifesi
- Semüre İbnu Cundeb Sahîfesi
- Abdullah İbnu Abbâs´ın Sahîfeleri
- Hadîs Yazma Yasağının Mahiyeti
- Hz. Peygamber (Aleyhissalâtu Vesselâm)´den Sonra Ashâbın Tavrı
- Hz. Ebu Bekir (Radıyallahu Anh)´in Tereddüdü